20 Mart 2009 Cuma

YAZININ DA HARİKASI - 19/12/08


Benim için cidden uzun olan bayram tatilinden döndüğümde bulmuştum bu yazıyı mail kutumda. Bayramlık günler bir yana, hayat hediyesini kendimize zehir ettiğimiz günler yaşıyoruz gördüğüm kadarıyla. Ben kendi Bayramımı bekliyorum biraz daha sabır biraz daha metanet yüklüyorum her sabah kendime.
Bu arada bir mecburi tatil daha yapacakmışız 31 Aralık 2008 Çarşamba günü mesai bitiminden, 5 Ocak 2009 Pazartesi sabahı mesai başlangıcına kadar. Sanırım şu kriz denen meret misafirliğini uzattıkça biz daha çok izin yapacağız. Sorun şu ki bu verilen izin günleri yıllık iznimizden kesiliyor. Neyse KISMET/KADER diyerek biz de kaçamak kapıyı aralıyoruz el mahkum.

Zamanla anlıyor insan: 3-4 güne sıkışmış bir tatilden öte bir şey bayram…Hayata rasgele serpiştirilmiş ilahi ikramlar, kıymet bilen kullara her daim bayram yaşatır.
Nefes almak bayramdır mesela; günün birinde soluksuz kalınca anlar insan…Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; sevmeninkini yalnızlık…Sızlamayan her organ, hele de burun direği bayramdır.Bayramdır, elden ayaktan düşmemek, zihinden önce bedeni kaybetmemek, kurda kuşa yem olmayıp “Çok şükür bugünü de gördük” diyebilmek…Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır.Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak, suskunken konuşmak bayramdır.
Bir kitabı bitirmek, bir binayı bitirmek, bir okulu bitirmek, kâbuslu bir rüyayı, kodeste ağır cezayı bitirmek bayramdır.Yoğun bakımda sancılı geceyi ya da kangren olmuş bir ilişkiyi bitirmek de öyle…Vuslat da bayramdır öte yandan…
Endişe içinde beklediğinden mektup almak, telefonda ansızın sesini duymak, deli gibi burnunda tütenin boynuna sarılmak bayramdır.En acıktığın anda dumanı tüten bir somunun köşesini bölmek, korktuğunda güvendiğine sarılabilmek, dara düştüğünde dost kapısını çalabilmek bayramdır.Bir sürpriz paketinden çıkan hediye, tatlı bir şekerlemede üstüne serilen battaniye, saçlarını müşfik bir sevgiyle okşayan anne bayramdır.“Ona güvenmiştim, yanılmamışım” sözü bayramdır.Hiç aldatmamış, aldanmamış olmak bayram…
Yeni bir sözcük öğrenmek, bir tünelin sonuna gelmek, müzmin bir işin kapısını çarpıp uzun bir yola çıkıvermek bayramdır.Zorluklara tek başına göğüs gerebilmek, gereğinde haksızlığın üstüne yalın kılıç yürüyebilmek bayramdır.Yeni eve asılan basma perdeler, alın teriyle kazanılmış ilk rızkın konduğu çerçeveler, yüklü bir borcun son taksiti ödenirken sıkılan eller bayramdır.Evde yalnızlığı noktalayan insan nefesi, akşam kapıda karşılayan yavuklu busesi, sevdalı bir elin tende gezmesi, nice adağın ardından çınlayan çocuk sesi bayramdır.Sonrasında gelen ilk diş bayramdır, ilk söz bayram, ilk adım, ilk yazı, ilk karne bayram…Güne gülümseyerek başlamak bayramdır.“İyi ki yanımdasın” bayram, “Her şeyi sana borçluyum” bayram, “Hiç pişman değilim” bayram…Evlatların mürüvvetini görebilmek, eve dolu bir torbayla gidebilmek, konu komşuyla yarenlik edebilmek, akşamları eskimeyen bir keyifle çay demleyebilmek bayramdır.Zamanı donduran eski fotoğraflara nedametsiz bakabilmek, altı çizilmiş eski kitapları aynı inançla okuyabilmek, yol arkadaşlarının yüzüne utanmadan bakabilmek bayramdır.Alnı açık yaşlanmak bayramdır; ulu bir çınar gibi ayakta ölebilmek bayram…Bunların kadrini bilirseniz, kıymet bilmeyi öğrenirseniz her gününüz bayram olur.Meraklanmayın, öyledir diye size deli demezler.Deseler de böyle delilik, bayram artığı günlerdeki nankör akıllılıktan evladır.
YAZININ YORUMLARI

aysegelin
Cidden cok guzel bir yaziymis bayramla ilgili. Paylastigin icin cok tesekkur ederim ablacim.Insallah birdaha ki bayramda ben de paylasirim bu yaziyi.Kriz yuzunden mecburi tatil yapiyor herkes. benim babamda yillardir yilbasi tatil nedir bilmezdi bu sene kriz yuzunden 2 hafta tatil

Erdal ERDOGDU
Nefes almak bayramdır mesela; günün birinde soluksuz kalınca anlar insan…Görmenin nasıl bir bayram olduğunu karanlık öğretir; sevmeninkini yalnızlık…
….
sensizliğin acısını sen nereden bileceksin ki, sen hiç sensiz kalmadın ki..

Hiç yorum yok: