Farkındayım uzun aralıklarla yazı ekliyorum ama gündem yazıları diye zaten birçok yerde benzerini bulabileceğiniz konuları tekrar yazmak istemiyorum. Ayrıca bu blog işine başladığımızdan beri konu kararlığı da göstermiş olmadığımızdan dolayı yazılarımız giderek seyrekleşti. Bakalım sonu nereye varacak?:)
Kuzucuklar gayet iyi, Kaldera 27. ayının içinde ve artık "2 yaş sendromu denen" o tahammül edilmesi zor dönemini doyasıya yaşıyor ve yaşatıyor. 2 yaş sendromu da neymiş? diyorsanız buyrun burdan yakın amann bakın :)) Havaların ısınması ile birlikte uyku saatini max. 1,5 saate çekti ki bu da mızmızlık saatlerini artırdı. Bakıcısı ile arası çok iyi (aman nazar değmesin) her akşam "Cemooş (sema/semoş) sabah gel tamam mı?" diyerek uğurluyor. Tuvalet alışkanlığı oluşturmak için ufak ufak çalışmalara başladık.
Volkan'ın okul sınırları içersinde evdekinden çok farklı davranışlar sergilemesi en büyük olayımızdı. Öğretmeni ile ilgisizlik = kötü davranışlar yaparak ilgi çekmeye çalışma sorunu yaşayan oğluşum öğretmeninin "ilgisiz kalırsam kötü davranışlarından vazgeçer" tutumunu değiştirmesi sonucunda ve uzuun süren konuşma + ödül yöntemi sayesinde bu sorunumuzu atlatmış görünüyoruz. Buna bağlı olarak Ders notlarında yaşadığımız ani düşüş de yerini eski yüksek puanlara bıraktı. Bu dönemde yaptığım araştırmalarda (öyle birkaç saatlik birşey sanmayın ciddi ciddi günler - geceler süren araştırmalar, okumalar, rapor incelemeler, anlamadığım kelimeleri çözmeye çalışmalar, telefonda bilgi almalar vs..) kendi kendime oğluşuma DEHB teşhisi koymuş hatta ilk fırsatta bu alanda iyi bir Pedagog ile görüşme ayarlama çalışmalarına bile başlamıştım. DEHB nedir mi? İşte cevabı burada. (Bunu şimdilik askıya aldım ama mutlaka bu konuda araştırılması gerek diye düşünüyorum) Allahtan öğretmenimizden bir dönem yaşadığımız yanlış davranışlar, arkadaşları ile anlaşamamazlık, dikkat dağınıklığı, kırk dakikalık dersin son yirmi dakikasında huzursuz ve hareketli tavırları son bulmamakla birlikte en minimum seviyeye düştüğü haberini almak beni inanılmaz hoşnut kıldı. Çıkardığım dökümanlardan önemli olan yerleri Volkan'ın bebeklik dönemlerine ait ufak notlar ekleyer öğretmenimize de ulaştırdım. Sağolsun kendisinin de özeni ile şimdilik daha iyiyiz.
Tabii bu düzelmelerin birde ödülü olmalıydı. İlk ödülümüz bu cumartesi okulumuz tarafından düzenlenen MAŞUKİYE PİKNİĞİ'ne gitmek olacak. Normalde C.tesi günleri çalışıyorum ama bu hafta izin aldım. Oğluş bu duruma çok sevindi tabii. Piknik dönüşü resimleri ile yazarım artık. 2. ödülümüz ise şarta bağlı. Karnesinde zayıfı olmaması ve öğretmeninin notunda olumsuz bir cümle olmaması karşılığında resimde görmüş olduğunuz scooter'i almaya söz verdim. Şimdi her ikimiz de karne gününü heyecanla bekliyoruz.
Kuzucuklar gayet iyi, Kaldera 27. ayının içinde ve artık "2 yaş sendromu denen" o tahammül edilmesi zor dönemini doyasıya yaşıyor ve yaşatıyor. 2 yaş sendromu da neymiş? diyorsanız buyrun burdan yakın amann bakın :)) Havaların ısınması ile birlikte uyku saatini max. 1,5 saate çekti ki bu da mızmızlık saatlerini artırdı. Bakıcısı ile arası çok iyi (aman nazar değmesin) her akşam "Cemooş (sema/semoş) sabah gel tamam mı?" diyerek uğurluyor. Tuvalet alışkanlığı oluşturmak için ufak ufak çalışmalara başladık.
Volkan'ın okul sınırları içersinde evdekinden çok farklı davranışlar sergilemesi en büyük olayımızdı. Öğretmeni ile ilgisizlik = kötü davranışlar yaparak ilgi çekmeye çalışma sorunu yaşayan oğluşum öğretmeninin "ilgisiz kalırsam kötü davranışlarından vazgeçer" tutumunu değiştirmesi sonucunda ve uzuun süren konuşma + ödül yöntemi sayesinde bu sorunumuzu atlatmış görünüyoruz. Buna bağlı olarak Ders notlarında yaşadığımız ani düşüş de yerini eski yüksek puanlara bıraktı. Bu dönemde yaptığım araştırmalarda (öyle birkaç saatlik birşey sanmayın ciddi ciddi günler - geceler süren araştırmalar, okumalar, rapor incelemeler, anlamadığım kelimeleri çözmeye çalışmalar, telefonda bilgi almalar vs..) kendi kendime oğluşuma DEHB teşhisi koymuş hatta ilk fırsatta bu alanda iyi bir Pedagog ile görüşme ayarlama çalışmalarına bile başlamıştım. DEHB nedir mi? İşte cevabı burada. (Bunu şimdilik askıya aldım ama mutlaka bu konuda araştırılması gerek diye düşünüyorum) Allahtan öğretmenimizden bir dönem yaşadığımız yanlış davranışlar, arkadaşları ile anlaşamamazlık, dikkat dağınıklığı, kırk dakikalık dersin son yirmi dakikasında huzursuz ve hareketli tavırları son bulmamakla birlikte en minimum seviyeye düştüğü haberini almak beni inanılmaz hoşnut kıldı. Çıkardığım dökümanlardan önemli olan yerleri Volkan'ın bebeklik dönemlerine ait ufak notlar ekleyer öğretmenimize de ulaştırdım. Sağolsun kendisinin de özeni ile şimdilik daha iyiyiz.
Tabii bu düzelmelerin birde ödülü olmalıydı. İlk ödülümüz bu cumartesi okulumuz tarafından düzenlenen MAŞUKİYE PİKNİĞİ'ne gitmek olacak. Normalde C.tesi günleri çalışıyorum ama bu hafta izin aldım. Oğluş bu duruma çok sevindi tabii. Piknik dönüşü resimleri ile yazarım artık. 2. ödülümüz ise şarta bağlı. Karnesinde zayıfı olmaması ve öğretmeninin notunda olumsuz bir cümle olmaması karşılığında resimde görmüş olduğunuz scooter'i almaya söz verdim. Şimdi her ikimiz de karne gününü heyecanla bekliyoruz.
Bu arada size daha önce bahsettiğim PROF. ÜSTÜN DÖKMEN'in "Küçük Şeyler" adlı kitabının ikinicisini de temin ettim ve okuyorum. Bu kitaptan da sizlerle paylaşmak istediğim çok güzel bölümler var. Ama önce kendim okumalı ve anlamalıyım. Bu iş fazlasıyla hoşuma gitti bu sebeple ilerleyen zamanlarda farklı kitaplarda da altını çizdiğim yerleri sizlerle paylaşmaya karar verdim. Belki bunun için ayrı bir bölüm açabilirim ama daha sonra...
Nacizane bir tavsiye de izlediklerimden; "Haybeden Gerçek Üstü Aşk"
Yılmaz Erdoğan ve Demet Akbağ izlenesi nadir komedi üstadlarındandır bana göre, bu sebeple her ikisinin de içinde bulunduğu bu yapım kaçırılmazdı. Uzun zamandır böyle eğlenceli vakit geçirmemiştim. Evli iseniz mutlaka görülmeli, evlilik arifesinde iseniz kesin kesin görülmeli :)) Emin olun fikirlerinizin, sizin dahi haberiniz olmadan nasıl yön değiştirdiğine inanamayacaksınız ;)
Bu yazıya başlama amacım size güzel bir haberden bahsetmekti ama iş "biz neler yapıyoruz'a" döndü. Bahsedeceğim konu bence çok önemli olduğu için bu yazıya ek yapmıyorum bilahare yazacağım.
YAZININ YORUMU
Yazan: NnEvV Tarih: 22/5/2008 Konu: nnevv.blogspot.com kalderavolkan merhaba :) iade-i ziyarete geldim ... o iki yaş sendromunu yeğenimden biliyorum , çok huysuz oluyolar ama yinede tatlılar ... Bizimkide okulun pazartesi günü Maşukiyeye pikniği vardı gitmedim , merak ediyorum nasıl bi yer , çok methettiler , keşke fotoğraflarıda paylaşsaydınız ... Üstün dökmen sevdiğim yazarlardandır , aparatif gibi kitapların mutlaka elimin altında bulunur en son 'herşey seninle başlar'ı bitirdim .. Küçük ŞeyleR i bende okumak istiyorum bakalım ... görüşmek üzere ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder