15 Şubat 2010 Pazartesi

ISLAK CUMARTESİ, TEMİZ PAZAR

Evet evet aynen başlıktaki cümle gibi, ıslak bir cumartesi ve misss gibi temizlik kokan bir pazardan oluşan hafta sonu tatili (!) yorgunuyum ben :/
Cuma gününden Papatya Kuzumla telefonlaştık (mail ya da SMS de olabilir bilmiyorum, biz telepati de dahil her iletişim yolunu kullandığımız için karıştırıyor olma ihtimalim yüksek :P ) cumartesi sabahı ehliyet sınavına gireceği okulun Pendikte olduğunu, adresi hiç bilmemekle birlikte heyacanlı olduğunu da söyleyince zaten oğluş'u dersaneye götürmek için evden erken çıkacağım için gelinim hanfendiyi (:P) de sınava gireceği okula götürmeye karar verdim. Ancak evden çıktığımda o yağmuru görünce neredeyse yan çiziyordum ama kuzum ağlak yaptı, kıyamadım :)
Önce oğluşumu 8,30 da başlayacak dersi için Kartalda buluna dershanesine bırakıp Pendik Merkez'e geçtim. Oradan okulun bulunduğu Pendik'in arka kısımlarında manzarası pek hoş (!) bir tepecik'e çıkıp okulun yerini buldum. Bu sırada E5'i kullanarak Kadıköy'den Pendik'e doğru gelen kuzu durak durak ineceği yere yaklaştığının raporunu veriyor bana :) Okulu yerine bir çarpı koyup o tepecikten inerek Kuzum'u karşılamak için yeniden Pendik Köprüye geldim.

Bu sefer ıslak kuzuyu da alarak tekrar okul'a gelip sınav saatini beklemeye koyulduk.

Saat 10:30'da kuzuyu okulunda bırakıp yeniden Pendik merkez'e indim. Çünkü o gün cumartesiydi ve hatunların taa İzmitlerden, Gebzelerden araba tutup ucuz alışveriş için geldikleri pazar bugün kuruluyordu. Ufak çaplı bir ön turlama ve mini bir alışverişten sonra kendimi Kartal'a attım. Dershanede bir çay molası verip kurt gibi acıkan miğdemi bastırdıktan sonra oğluşu da alıp yeniden Pendik yolları... :)

Bu arada kuzu sınavdan çıkmış bizi bekliyordu. Önce bir güzel karnımızı doyurduk, tam çay faslına geçmiştik ki Aysultan'ım aradı. Ahh sağolsun hediye seçiminden sürprizimin sürprizi olmasına varana kadar öyle çok yardımcım oldu ki hakkını ödeyemem :)

Volkanı alt kata gönderip önceden siparişini verdiğim pastayla birlikte ablasını da yukarı getirmesini istedim. Aslında aklımdaki organizasyon balonlar ve çiçeklerle çok daha güzel planlanmıştı ama yoğun açlık ve yağmur sebebiyle alelacele sığındığımız mekan planlarım için iyi bir seçim değilmiş :/ Birdahaki sefere inşallah :)

Pasta faslından sonra kuzuma verdiğim sözü tutmak üzere kendimizi pazar'a attık. Düşündüm de ben cumartesi günü her yolu iki defa gidip gelmişim yahu yazık bana :P
Ayaklarımızın sızısına aldırmadan pazarı bir uçtan diğer uca gezdik.

Tezgahta gördüğü bir eşarpta gözü kalıp kendini yeniden pazar'a atmak isteyen kuzum'a ayak uyduramayacağımız için Aysultanla kendimizi en yakın dinlenme alanına attık :) Biz çaylarımızı yarılayana kadar müstakbel nişanlısına (:P)eşlik eden oğluşumla Papatya'm da geldiler.
Bir süredir merak ettiği SOLOTEST'e kavuşan paşa'm eve gitmeyi bekleyemediğinden oracıkta bir tur oynamak zorunda kaldım :)

Aysultanım "uzun zamandır tren yolculuğu yapmadım, hadi terene binelim" dedi. Benim yolum hepi topu 2 durak ama olsun, bu nostalji fırsatı kaçar mı?

Biletlerimizi alıp istasyona geçtikten sonra ilk trenin yirmi dakika sonra geleceğini öğrendik. Bu arada Oğluşumun her gezmeye çıktığımızda mutlaka aldığı, vazgeçilmezi Keçiboynuzunu (Harnup) meğer Papatyam da severmiş :) Ahh ben o yüzleri kapatmak zorunda kalmayacaktım ki siz Papatyamla Volkanın yarışına o keçiboynuzlarını yiyişini ve Aysultan'ın onlara bakışını görecektiniz :))
Neyse efendim bi yirmi dakika kadar bekledik ve kendimizi gelen ilk trene attık atmasına ama bu işte bir terslik var :) Yanlış yöne giden trene binmişiz :P Bir durak sonra inip diğer istikamete geçerken kendi şaşkınlığımıza gülüyorduk :)
O güzel günü 3 durak sonra bu güzel kızlardan ayrılıp eve kendimizi resmen atarak sonlandırdık. Öylesine yorulmuştum ki asla gündüz uykusu uyumayan ben, melek kızımın çizgifilm izlerken sızmasını fırsat bilip bir saat derin bir uykudan sonra kendime gelebildim :)
E tabii bütün hafta evde olmamanın üzerine cumartesi gününü de dışarıda geçirince pazar günü temizlik + çamaşır +ütü günü ilan edilir ve tüm ev pırıl pırıl parlatılır :))
Ama şu bir gerçek ki İYİKİ ANNEM VAR. RABBİM O'NA SAĞLIK VERSİN, BENİM DE BAŞIMDAN EKSİK ETMESİN İNŞALLAH :)



NOT : Şurada bir ilan var tarafımdan verilmiş :) Belki ilginenleriniz olabilir, araya sıkıştırayım dedim :P

6 yorum:

Zeynep'le Tarifler dedi ki...

acayip hareketli ve güzel bir gün olmuş,
okurken yoruldum valla:)
süpersiniz:)
öpücükler

PAPATYA PRENSES dedi ki...

iyi ki sen de varsın meleğim benim. sen olmasam ne yapardım ablacım benim.

hem okudum hem gülmekten öldüm burda:)

bana bu güzel günü yaşattığınız için sana nişanlıma:) ve sultanıma tekrar teşekkür ederim.

umarım seneye kuru bir cumartesi yaşarız hehehe:)

Gönülünce Lezzetler dedi ki...

Ayyy ben okurken yoruldum ama siz çok güzel anlar geçirmişsiniz...Ara ara bana yaptıklarınız hakında bilgi verildi tabi...Şu pastayı yerken ve pazar maceralarınızda bende olmayı çok isterdimmmm...Aman dostluğunuza nazarlar değmesin maşallah diyeyim...
Sıcacık sevgiler...

Adsız dedi ki...

ayy gun supermisss:)
soluk solua okudum yorgunluk coktu:)
rabbim nesenizi muhabbetinizi hic bozmasın..

İlkin dedi ki...

Papatya nişanlıymış aaa :O çok güzel bir gün geçirmişsiniz pazar gezmesinde bende olmak isterdim ah ah sosyete pazarı hastasıyım.
Papatya ya Allah hayırlı seneler nasip etsin.
Allah dostluğunuzu daim etsin maş.

Stil Direktoru dedi ki...

Amanın kız motor mu taktınız ihihi :) Şaka bir yana kanka gez anam gez, çocuklar iyi olsun da :) Ne komiksin sen ya, yine güldürdün benü bebem. Pasta yemek gerek en kısa zamanda stop Ömi aradı stop dediğini ilettim stop yarıldı bilesin stop :) FF'i açınca bakıcakmış stop ssum stop ehehe mucx stop bir sus git diyorsun demi yerim seni stop :)) stobuma da sto ihihihii :))